Bazen...

görsel şuradan

Masumiyet Müzesi ya da Coşkuyla Ölmek gibi kalın ve içeriği şaşırtıcı, derin, yorucu kitaplar istiyorum bugün. Perdeleri kapalı, karanlık bir odada hiç dışarı çıkmadan, eti cin, çokoprens , hoşbeş yiyerek, çay içerek yata yata, döne döne okumak, kitaplarıma sığınmak, sayfalara saklanmak istiyorum.

Dünyadan uzakta, sanki ıssız bir adada gibi, yazarın hayalinden çıkan satırlar içinde o duygudan bu duyguya savrulmak, heyecandan tuvalete bile gidememek, kahramanların acılarını kendi acım sayarak ağlamak istiyorum.


görsel şuradan

Bir battaniyeye sarılmak, çayımın dumanında ısınmak, olmuşlara-olmamışlara-hiç olmayacaklara ağlamak istiyorum.

görsel şuradan

O kadar çok acı var ki herkesin içinde. Bir şölen gibi yaşanabilecek bunca hayatın bozuk para gibi harcanmasının pişmanlığı hepimizin çizgilerine yerleşmiş bir hakikat..

görsel şuradan

Bir battaniye örmeli..Sarılı turunculu yeşilli..Rahat, geniş bir koltuk edinmeli, tercihen sallanan..Kederler, düş kırıklıkları ve hüzünlere karşı başka savunma yöntemi gelmiyor aklıma.

görsel şuradan

Bugün böyle işte sevgili blog..Kal sağlıcakla.

Not: Yazı amcamın torununun ciddi bir hastalığı olduğu haberini aldığım gün yazıldı. Uzak diyarlardan gelen bir telefon da üzerine tüy dikti. Hayat..

Etiketler: